Online-Bilgi Yardımı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Online-Bilgi Yardımı

Online-Bilgi | Uzun Soluklu Paylaşım
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Ulu Önder ******'ün Soy Ağacı - ******'ün Soy Kütüğü

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Teorim
Forum Admin
Teorim


Mesaj Sayısı : 540
Kayıt tarihi : 02/04/10
Nerden : Türkiye

Ulu Önder Atatürk'ün Soy Ağacı - Atatürk'ün Soy Kütüğü Empty
MesajKonu: Ulu Önder ******'ün Soy Ağacı - ******'ün Soy Kütüğü   Ulu Önder Atatürk'ün Soy Ağacı - Atatürk'ün Soy Kütüğü Icon_minitimePerş. Mayıs 20, 2010 5:51 pm

ULU ÖNDER YÜCE ATATÜRK'ÜN SOY AĞACI


(Cumhuriyetimizin Kurucusu Mareşal Gazi Mustafa Kemal
******'ün Şeceresi) Sultan Murat Hüdavengidar zamanında başlamak üzere,
bütün Türk Devleti padişahlık döneminde, Rumeli'yi Balkanlar'ı ve
Avrupa'yı Türkleştirmek için soyunda ve sopunda hiçbir karışım olmayan
Türk ailelerinden oluşan özel güçleri buralara göndermişlerdir.



Bu göçlerin büyük çoğunluğu Oğuz Türkleri, Müslüman
Oğuzların Yörük Türkmen boylarından gönderilen aileler teşkil
ermektedir. Müslüman Oğuzların, Tanrıdağı ve Karagöz Yörüklerinden olup,
Konya ve Aydın yöresine yerleşmiş bulunan isimler, teker teker yazılı
bulunmaktadır.


Buradaki, 950 tarih ve 82 numaralı l yazıcı defteri ile
1051 tarih ve 469 numaralı il yazıcı defterinde Anadolu'dan Rumeli'ye
geçen Türk boy ve ailelerinin isimleri açıkça yazılı bulunmaktadır.



Buradaki, 950 tarih ve 82 numaralı l yazıcı defteri ile
1051 tarih ve 469 numaralı il yazıcı defterinde Anadolu'dan Rumeli'ye
geçen Türk boy ve ailelerinin isimleri açıkça yazılı bulunmaktadır.



Bunların Müslüman Oğuz Türk'ü Yörük Türkmen boylarından
oluşan ailelerinin kimler olduğunu kayıtlarda belirtmektedir.



İşte bu kayıtlarda, Ulu Önder ******'ün atalarının,
Anadolu'dan Konya ve Aydın yöresinden geldiği yazılmaktadır. ******'ün
dedeleri; Anadolu'dan Rumeli'ye gidip, Makedonya'nın Manastır
Vilayeti'nin derbei bala sancağına bağlı bulunan Kocacık Nahiyesine
yerleşen ailelerden olan Hafız Ahmet Alüş Efendi derlerdi.Kocacık
Nahiyesinin tamamı Türk'tür.


****** kocacık Nahiyesine yerleşen ailelerden olan Hafız
Ahmet Efendi'nin torunudur. Hafız Ahmet Efendi'nin saçları kırmızı
olduğu için adına "Kırmızı Hafız Efendi" derlerdi. Ulu Önder ******'ün
dedesi kırmızı Hafız Efendi kocacık Nahiyesinde ilkokul eğitmenliği
yapmakta idi.


******'ün babası Ali Rıza Efendi de bu kocacık
nahiyesinde dünyaya geldi. ******'ün babası Ali Rıza Efendiye Alüş
Efendi derlerdi. Kocacık nahiyesi tamamen Türk'tü.



Burada yerleşenlerin çoğu Aydın ve Konya yöresinden gelen
Türklerdir. Hatta bu aileler Yörük Türkmenleridir. Bu Yörük
Türkmenlerinin Tanrıdağı ve Karagöz olduğu yukarıda adı geçen il yazıcı
defterinde kayıtlı bulunmaktadır. Keza yine belgelerde Aktan ve naldöken
Yörüklerinde buralarda bulunduğu yazılmaktadır.



Fetihnamelerde, buralardaki Konya Türklerine hudut
gazileri ünvanı verildiği yazılmaktadır. Bu Türklere miri, Yörülen
Türkmenlerden denilmekteydi. Ulu Önder ****** özbe öz Türk olup, Konya
ve aydın yörelerinden gitme çok asil bir ailenin evladıdır. Annesi
Zübeyde Hanımefendi'nin babası aydından Selanik'e gitme çok asil bir
ailenin evladıdır. Annesi Zübeyde Hanımefendi'nin babası Aydınlıdır.




Bu bilgiler
Başbakanlık Eski Müşaviri Şecaattin Zenginoğlu'nun "Bilgi Çağındaki Türk
Gençliğinin Yükselen Sesi-1999" isimli kitabından alınmıştır.






[Resimleri görebilmek için
üye olun veya giriş yapın.]

ATATÜRK’ÜN KENDİSİNİ TANIMLAMASI:


(1)”Benim hayatta yegane fahrim (onurum), servetim,
Türklükten başka bir şey değildir.”

“Bana, insanlar üstünde bir doğuş atfetmeye
kalkışmayınız. Doğuşumdaki tek fevkaladelik, Türk olarak dünyaya
gelmemdir.”

(Bozkurt, Mahmut Esat;
Yakınlarından Hatıralar, Sel Yayınları, İst., 1955, s.95)



(2) Bir İngiliz’in “siz hangi asil ailedensiniz?” sorusuna
verdiği yanıt:

“Anasının ve babasının asilliğiyle iftihar eden Teodoz,
İtalya Yarımadasına inmek isteyen Türk Atilla’ya barış görüşmesinden
önce sormuş: ‘Siz hangi asil ailedensiniz?’ Atilla’da ona cevap vermiş:
‘Ben asil bir milletin evladıyım!’ işte benim cevabımda size budur!”

(Egeli, Münir Hayri; ******’ten
Bilinmeyen Hatıralar, İst., 1959, s.15)



(3)” Türk,
Türk olduğu için asildir… çoğumuz, büyük babamızın babasını
hatırlamayız. Bütün soy gururumuzu, Türk olmanın içinde buluruz.”

(Ünaydın, Ruşen Eşref; ******
Tarih ve Dil Kurumları (Hatıralar), TDK. Yayını. Ank., 1954, s.549)



(4)“… Türklük,
benim en derin güven kaynağım, en engin övünç dayanağım (dır)”

(Egeli, Münir Hayri, s.699





(5)“Millî mevcudiyetimize düşman olanlarla dost olmayalım.
Böylelerine karşı…’Türk’üm ve düşmanım sana, kalsam da bir kişi!’
diyelim”

( Faik Reşit Unat’ın “Ne Mutlu Türk’üm Diyene” Türk Dili
Dergisi, Sayı 146, 1963 makalesinden aktaran Utkan Kocatürk, ******’ün
Fikir ve Düşünceleri, Ank., 1984, s.171-173)



(6)” Mensup olduğum Türk milletinin şan ve şerefi varsa,
benim de bir ferdi olmak sıfatıyla şanım ve şerefim vardır…”

(******’ün
Söylev ve Demeçleri, C. II. derleyen Nimet Unan, Türk İnk. Tarihi
Ens.yayını, Ank.,1959,s.143)


(7) Zübeyde Hanım’ın soyu Yörük’tür. Fatih döneminde
Karamanoğlu Beyliği’nin yıkılmasından sonra (1466), Balkanlar’da
fethedilen yerlerin Türkleştirilmesi için göç ettirilen ailelerdendir.
Konya bölgesinden geldikleri için bunlar, “Konyarlar” ismi ile resmi
kayıtlara geçmiş ve böyle anılmıştır.

Aile, Vodina sancağının Sarıgöl nahiyesine yerleştirilir.
Zübeyde’nin babası Sofi-zade Seyfullah Ağa, Selanik yakınlarındaki
Lankaza’ya göçer ve bir çiftlik sahibi olur. Ve Zübeyde Hanım 1857′de
burada doğar. Annesi, babasının üçüncü eşi Ayşe Hanım’dır
.

(Güler, Ali; ****** Soyu, Ailesi ve Öğrenim Hayatı,
Ank.1999, s.40-46 - Göksel, Burhan; ******’ün Soykütüğü Üzerine Bir
Çalışma, Kültür Bak. Yay., Ank.1994, s.7)



(Cool M. Kemal’in kız
kardeşi Makbule Hanım (1885-1956):

“Annemden sık sık şunları dinlemişimdir. Bizim esas
soyumuz Yörük’tür. Buralara Konya-Karaman çevrelerinden gelmişiz” diyor
ve atalarından bazılarının da sonradan tekrar Konya’ya geri döndüğünü de
şöyle açıklıyor: “Dedem Feyzullah Efendi’nin büyük amcası Konya’ya
gitmiş, Mevlevi dergahına girmiş, orada kalmış. Yörüklüğü tutmuş
olacak.”

(Güler, Ali; ****** Soyu, Ailesi ve Öğrenim Hayatı,
Ank.1999, s.46)


(9) Makbule Hanım Yörüklük için şunları söylüyor:
“…Annem her zaman Yörük olmakla iftihar ederdi. Bir gün
******’e “Yörük nedir?” diye sordum. Ağabeyim de bana ‘Yürüyen Türkler’
dedi.”

(Şapolyo, Enver Behnan, Kemal ****** ve Milli Mücadele
Tarihi, İst.,1958, s.33,23- aktaran Güler, Ali s.45)




(10)Yörük ile Türkmen eş anlamlıdır. ******, soyunu
açıklarken bunu da vurgular:
“…. Benim atalarım Anadolu’dan Rumeli’ye gelmiş Yörük
Türkmenler’dendir.”

(E.B.Şapolyo, a.g.e.den aktaran Güler, Ali a.g.e. s.27, 28)


(11)"Millî
mevcudiyetimize düşman olanlarla dost olmayalım. Böylelerine
karşı...'Türk'üm ve düşmanım sana, kalsam da bir kişi!' diyelim"



(12)" Mensup olduğum Türk milletinin şan ve şerefi varsa, benim
de bir ferdi olmak sıfatıyla şanım ve şerefim vardır..."



(13) ****** kendisini
böyle tanımlıyor. Ben bir Türk'üm diyor ve bundan gurur duyuyorum diyor.
Kişi, hissettiği milletten olduğuna göre bu sözler üzerine daha denecek
bir şey yoktur. M. Kemal, bir Türk'tür ve koca bir Türk'tür, Türk'ün
Atası'dır. Türk milletine, unuttuğu milli kimliğini tekrar kazandıran,
ümmetten Türk milletine dönmesini sağlayan bir Türk'tür. Yeni Rıza
Nurlara bunlar da yetmeyecektir. Hiç gerek olmadığı halde, konuya tam
açıklık getirmek için, ana ve baba soyunu da irdeleyeceğiz. Kimdir,
kimlerdendir ona bakacağız MUSTAFA KEMAL'İN ANNESİ YÖRÜK TÜRKMEN’
DİR.
Zübeyde Hanım'ın soyu Yörük'tür. Fatih döneminde Karamanoğlu
Beyliği'nin yıkılmasından sonra (1466), Balkanlar'da fethedilen yerlerin
Türkleştirilmesi için göç ettirilen ailelerdendir. Konya bölgesinden
geldikleri için bunlar, "Konyarlar" ismi ile resmi kayıtlara geçmiş ve
böyle anılmıştır.


(14) Aile, Vodina
sancağının Sarıgöl nahiyesine yerleştirilir. Zübeyde'nin babası
Sofi-zade Seyfullah Ağa, Selanik yakınlarındaki Lankaza'ya göçer ve bir
çiftlik sahibi olur. Ve Zübeyde Hanım 1857'de burada doğar. Annesi,
babasının üçüncü eşi Ayşe Hanım'dır.


(15) Zübeyde Hanım'ın soyunu
birde anlatılanlardan görelim.

M.
Kemal'in kız kardeşi Makbule Hanım (1885-1956): "Annemden sık sık
şunları dinlemişimdir. Bizim esas soyumuz Yörük'tür. Buralara
Konya-Karaman çevrelerinden gelmişiz" diyor ve atalarından bazılarının
da sonradan tekrar Konya'ya geri döndüğünü de şöyle açıklıyor: "Dedem
Feyzullah Efendi'nin büyük amcası Konya'ya gitmiş, Mevlevi dergahına
girmiş, orada kalmış. Yörüklüğü tutmuş olacak."



(16) Makbule Hanım Yörüklük
için şunları söylüyor: "...Annem her zaman Yörük olmakla iftihar
ederdi. Bir gün ******'e "Yörük nedir?" diye sordum. Ağabeyim de bana
'Yürüyen Türkler' dedi."


(17)
Yörük ile Türkmen eş anlamlıdır. ******, soyunu açıklarken bunu da
vurgular: ".... Benim atalarım Anadolu'dan Rumeli'ye gelmiş Yörük
Türkmenler'dendir."



(18) Zübeyde
Hanım'ın babasını, kocası Ali Rıza Efendi'yi ve Ali Rıza'nın babası
Kızıl Hafız Ahmet Bey'i de tanıyan Selanik doğumlu Aydın Milletvekili
Hasan Tahsin San (1865-1951)



(19) şu bilgileri verir: "
******'ün validesi, Zübeyde Hanım, Sofu-zade ailesinden Fethullah
Ağa'nın kızıdır. Selanik'te doğmuştur. Bu aile bundan 130 sene evvel
(1800'lü yılların başı oluyor.) Sarıgöl'den Selanik'e gelmişlerdir.
Vodina sancağının batısında Sarıgöl nahiyesinde onaltı köyden ibaret
olan bu nahiye ailesi, Makedonya ve Teselya'nın fethinden sonra Konya
civarı ahalisinden Osmanlı hükümetinin sevk ve iskan ettirdiği
Türkmenlerdendir. Son zamanlara kadar beş asır müddet içinde hayat
tarzlarını, kılık-kıyafetlerini değiştirmemişlerdi."



(20) Bir yabancı yazar da
******'ün annesi hakkında edindiği bilgileri şöyle
aktarıyor:"Mustafa'nın babası Ali Rıza Efendi, anası da Zübeyde
Hanım'dı. Zübeyde Hanım... sarışındı; düzgün, beyaz bir teni, derin ama
berrak, açık mavi gözleri vardı. Ailesi Selanik'in batısında
Arnavutluk'a doğru, sert ve çıplak dağların geniş, donuk sulara
gömüldüğü göller bölgesinden geliyordu. Burası, Türklerin Makedonya'yı
ve Teselya'yı almalarından sonra Anadolu'nun göbeğinden gelen köylülerin
yerleştikleri yerdi. Bu yüzden Zübeyde Hanım, damarlarında ilk göçebe
Türk kabilelerinin torunları olan ve hala Toros Dağlarında özgür
yaşamlarını sürdüren sarışın Yörükler'in kanını taşıdığını düşünmekten
hoşlanırdı. Mustafa da annesine çekmişti; saçları onun gibi sarı,
gözleri onun gibi maviydi."


(21) Zübeyde Hanım'ın kendi
ifadesi; oğlunun, kızının, kendisini tanıyanların ve de konu üzerinde
çalışanların ortak ifadesi; Zübeyde Hanım'ın Yörük-Türkmen olduğudur.
Yani Zübeyde Türk'tür. MUSTAFA KEMAL'İN BABASI YÖRÜK TÜRKMEN ‘DİR.
Mustafa Kemal'in baba soyu, Aydın/ Söke'den gelerek Manastır vilayetine
yerleştirilen, "Kocacık Yörükleri (Koca Hamza Yörükleri)"ndendir. Ali
Rıza Efendi, Manastır'ın Debre-i Bala sancağına bağlı Kocacık'ta dünyaya
gelmiştir(1839). Aile sonradan Selanik'e göçmüştür. Babası İlkokul
öğretmeni Kızıl Hafız
Ahmet
Efendi'dir. Amcası, Kızıl Hafız Mehmet Efendi'dir. Taşıdıkları "Kızıl"
lakabı ve yerleştikleri yere "Kocacık" denmesi; Ali Rıza Efendi'nin
soyunun, Anadolu'nun da Türkleşmesinde katkısı olan " Kızıl-Oğuz" yahut
"Kocacık Yörükleri-Türkmenleri"nden geldiğini göstermektedir.



[size=16](22) Anne soyunda olduğu gibi baba soyunda da en sağlam
bilgiler önce ******'ün, annesinin, kardeşinin anlattıkları; sonra
çevrelerinin aktardıklarıdır. Makbule Hanım; "Babam Ali Rıza Efendi,
Selanik'lidir. Kendileri Yörük sülalesindendir."
[/size]




[size=16](23) ******: "... Benim atalarım Anadolu'dan Rumeli'ye
gelmiş Yörük Türkmenler'dendir."
[/size]


[size=16](24) M. Kemal'in
Selanik'te mahalle ve okul arkadaşı, Kütahya Milletvekillerinden Mehmet
Somer (1882-1950):


(25)" ******'ün
ataları hakkında benim bildiğim şunlar: ******'ün ataları Anadolu'dan
gelerek Manastır vilayetinin Debre-i Bala sancağına bağlı Kocacık
nahiyesine yerleşmişlerdir. Bunları ben Selanik'in ihtiyarlarından
duymuştum. Kocacık'lıların hepsi öz Türkçe konuşurlar. İri yapılı
adamlardır. Bunların hepsi Yörük'tür... Bunların kıyafetleri Anadolu
Türklerine benzer. Yaşayışları, hatta lehçeleri de aynıdır."



(26) 10 Kasım
1993'te Milliyet gazetesi "Ata'nın Soy Kütüğü" isimli bir yazı yayımlar.
Gazeteci Altan Araslı, Kocacık köyüne giderek bir araştırma yapar ve
köylülerle konuşur. Kocacıklı Numan Kartal'ın aktardıkları: "Ali Rıza
Efendi, Manastır vilayetinin Debre-i Bala sancağına bağlı Kocacık'ta
dünyaya gelir. Kocacık'ın nüfusu tamamen Türk'tür. Hepsi de Yörük
Türkmenleri. Anadolu'dan geldiler. Bizler, Müslüman Oğuzların Türkmen
boyundanız."




[Resimleri görebilmek için
üye olun veya giriş yapın.]




[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Mustafa Kemal ******’ün Babası Ali Rıza Efendi
(1841-1888).

Ali
Rıza Efendi 1841 yılında Selanik’te doğdu. Söke’den Selanik’e yerleşmiş
Türkmenlerden “Kırmızı Hafız” lakaplı Ahmet Efendinin oğludur. İlkokulu
Abdi Hafız Mahalle Mektebinde okudu. Selanik’te Evkaf İdaresinde
katiplik, sonrada Gümrük Muhafaza Teşkilatında memurluk yaptı. Memurluğu
sırasında, Hacı Sofi ailesinden Feyzullah Ağa’nın kızı Zübeyde Hanımla
evlendi.

1876 yılında da
Selanik Asakir-i Milliye taburunda subay olarak görev alan Ali Rıza
Efendi, daha sonra da kereste ticareti yapmaya başladı. Zübeyde
Hanım’dan beş çocuğu oldu. Çocuklarından Naciye, Ömer ve Fatma fazla
yaşamadı. Sadece Mustafa ve Makbule hayatlarına devam edebildi. Ali Rıza
Efendi, 1888 yılında, tek oğlu Mustafa Kemal ilkokulda okuduğu sırada,
rahatsızlandı ve öldü.






****** ve
Ailesi

Zübeyde Hanım 1857 yılında Selanik’te doğdu. Orta
Anadolu’dan göç ederek, Selanik’in batısında Arnavutluk sınırına
yerleştirilen yörüklerden, Hacı Sofi ailesinden Feyzullah Ağanın
kızıdır. Selanik’te Gümrük Muhafaza Teşkilatında memur olan Ali Rıza
Efendi ile evliliğinden beş çocuk sahibi oldu. Fatma ve Ömer’i daha
küçükken kaybetti. 1888 yılında Mustafa ilkokuldayken kocasını da
kaybeden Zübeyde Hanım, zaman zaman çocukları ile birlikte kardeşi
Hüseyin Ağa’nın çiftliğine giderdi. Bu sırada, ******’ün ifadesiyle;
iyi kalpli bir insan olan Ragıp Bey’le evlendi. Kızlarından Naciye de
çok yaşamadı.

Balkan harbinden sonra, birçok Türk ailesi gibi, kızı
Makbule ile birlikte Selanik’ten göç etti ve İstanbul’a gelerek
Beşiktaş-Akaretler’de bir eve yerleşti. Milli Mücadele yıllarında
Ankara’ya gelen Zübeyde Hanım, 1919′da ayrılmak zorunda kaldığı oğlunu,
yıllar sonra Ankara’da Devlet Başkanı olarak gördü. 14 Ocak 1923′te
tedavi amacıyla gittiği İzmir’de 66 yaşında vefat etti.



Kızkardeşi
Makbule Atadan

Mustafa Kemal ******’ün kız kardeşi olan Makbule Atadan,
1887 yılında Selanik’te doğdu. Balkan Savaşlarından sonra, annesi
Zübeyde Hanım’la birlikte Selanik’ten ayrılarak İstanbul’a yerleşti.
Cumhuriyet’in ilanından sonra ağabeyinin isteği üzerine, annesiyle
birlikte Ankara’ya geldi. Bir süre ******’ün yanında kalan Makbule
Atadan, daha sonra Çankaya Köşkü arazisi içinde kendisi için yaptırılan
Çamlı Köşke yerleşti.

1930′da
******’ün isteğiyle Fethi Okyar’ın kurduğu Serbest Cumhuriyet Fırkasına
giren Makbule Hanım birkaç ay sonra parti kapatılınca siyasetten
çekildi ve 1935′de milletvekili Mecdi Boysan ile evlendi. Makbule
Atadan’ın ağabeyi ****** ile ilgili anıları “Büyük Kardeşim ******
(1952)” ve “Ağabeyim Mustafa Kemal (1952)” adlarıyla yayımlandı. 1956
yılında 69 yaşında öldü.





[Resimleri görebilmek için
üye olun veya giriş yapın.]



[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


[Resimleri görebilmek için
üye olun veya giriş yapın.]




[Resimleri görebilmek için
üye olun veya giriş yapın.]
[/size]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ulu Önder ******'ün Soy Ağacı - ******'ün Soy Kütüğü
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ATATÜRK soy ağacı
» ******ün Tabutunun Açıldığı Gün
» ATATÜRKÜN İLERİ GÖRÜŞLÜLÜĞÜ
» Büyük Önder ******'ün 1931 yılındaki emri tam 76 yıl sonra yerine getirildi.
» AtatÜrkÜn dİnİ hayati neden saklaniyor?

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Online-Bilgi Yardımı :: Kültür - Sanat - Tarih - Biyografi - Şiir :: ****** Köşesi-
Buraya geçin: